Nalan Fidan

Yüksek Şehir Plancısı

Sürdürülebilirlik, İş Dünyasının Yeni Yolculuğu ve RUMELİSİAD'ın Rolü

22 Mayıs 2025 Perşembe, 12:22

Şirketler büyüyebili, kar edebilir, yeni pazarlara açılabilir, istihdam yaratabilir. Ama doğa geri dönüşü olmayan bir noktaya gelirse, bunların hiçbiri anlamlı olmaz. Bu nedenle sürdürülebilirlik, artık yalnızca bir vizyon değil; hayatta kalma duruşu.

İş dünyası uzun yıllar "daha fazla üretim" hedefiyle büyüdü. Ancak günümüzde bu denklem değişti. "Böyle gelmiş böyle gider" yaklaşımını terk etmeliyiz. Artık biliyoruz ki gezegenimizin kaynakları sınırsız değil. Enerji, su ve hammadde gibi temel kaynaklar tükeniyor; doğa, aşırı kullanımın bedelini iklim değişikliği ile ödüyor. Yaşanan felaketleri ortadan kaldırmak veya önüne geçmek için milyonlarca para ödenip, kaynaklar israf ediliyor. Günümüzde iş dünyası, yalnızca çevre dostu olmak için değil, varlığını sürdürebilmek için sürdürülebilirliği gündemine almak zorunda.

* İklim krizi artık iş dünyasını doğrudan etkiliyor. Aşırı hava olayları tarımı, lojistiği, tedarik zincirlerini tehdit ediyor. Bu yalnızca çevreyi değil, ekonomiyi de kırılgan hale getiriyor.

* Yalnızca yasal uyum değil, uzun vadeli direnç gerekliliği. Avrupa Yeşil Mutabakatı, Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) gibi düzenlemeler hızla yayılıyor. Ancak konunun özü, sadece uyum değil; geleceğe dayanıklı bir sistem kurmak.

* Sürdürülebilirlik, karla çelişmez. Doğru stratejilerle karbon ayak izini azaltan şirketler, aynı zamanda maliyetlerini düşürüyor, markalarını güçlendiriyor ve yatırımcı güveni kazanıyor.

Bu dönüşüm sürecinde iş dünyasının yalnız kalmaması gerek. İşte bu noktada RUMELİSİAD gibi örgütlü yapılar büyük bir fırsat sunuyor. Bursa'nın köklü sanayicilerini ve girişimcilerini bir araya getiren RUMELİSİAD, sadece ekonomik büyümeyi değil; toplumsal sorumluluğu da odağına alan bir vizyonla hareket ediyor.

Bunun en güncel örneği ise geçtiğimiz aylarda düzenlenen bir dizi etkinlik serisi... Sürdürülebilirlik Çalıştayı, AB Proje Ortaklığı, etkinliklere karşılık karbon emisyonlarını düşürmek için RUMELİSİAD 20. Yıl Hatıra Ormanı oluşturulması, kağıt atık toplama kampanyası, "Geleceğe Ne Bırakıyoruz: İklim Üzerine Söyleşi" oldu. Bu etkinlikler, iş dünyasına yön veren farkındalık ve sahiplenme niteliğindeydi. İklim krizinin ekonomik etkileri, yeşil dönüşüm yolları ve şirketlerin yeni sorumluluk alanları masaya yatırılıyor. Katılımcılar

hem bilgiye ulaşıyor, hem de kendilerini sorgulama fırsatı buluyor. Bu noktada Sanayici ve Yönetici İş İnsanları Derneği RUMELİSİAD; dönüşümün yerel lideri olabilir. Bugün atılacak her küçük adım, yarının krizlerini önleyecek büyük bir yatırıma dönüşebilir. Unutmamalı: Sürdürülebilirlik, artık yalnızca bir iş stratejisi değil; dünyanın geleceği için bir zorunluluk.

Şirketler Sürdürülebilirlik İçin Ne Yapabilir?

Sürdürülebilirlik büyük bir kavram gibi görünse de, iş dünyası için somut ve uygulanabilir birçok adımı içermektedir. Özellikle KOBİ'ler ve üretim şirketleri için bu yolculuk küçük ama etkili adımlarla başlamam mümkün:

 Enerji verimliliği projeleri geliştirme: Üretimde kullanılan makinelerde enerji tasarrufu sağlayacak revizyonlar, LED aydınlatma sistemleri, akıllı sensörler gibi uygulamalarla hem karbon salımı azalır hem maliyet.

 Atık yönetimini iyileştirme: Geri dönüştürülebilir atıkları ayrıştırın, üretim firelerini azaltın. Bazı firmalar atık malzemeleri yeniden ürüne çevirerek katma değer yaratıyor.

 Tedarik zincirinizi gözden geçirme: Yerel tedarikçilere yönelmek, hem karbon ayak izini düşürür hem de bölgesel ekonomiyi destekler. Aynı zamanda sürdürülebilir üretim yapan tedarikçilerle çalışmak markaya değer katar.

 Çalışanları sürece dahil etme: Sürdürülebilirlik sadece yöneticilerin değil, tüm çalışanların benimsemesi gereken bir kültürdür. Eğitimler, öneri sistemleri ve gönüllü çevre grupları bu kültürü destekler.

 Yeşil ürün ve hizmet geliştirme: Geri dönüştürülebilir, uzun ömürlü, çevreye duyarlı ürün ve ambalajlar, bilinçli tüketiciler tarafından tercih edilir. Ayrıca markanın çevresel itibarı güçlenir.

 Karbon ayak izinizi ölçme ve azaltma: Şirketlerin karbon ayak izini ölçmesi, nerede yoğun salım olduğunu tespit etmelerini ve hedefli iyileştirmeler yapmalarını sağlar. Bu hem ihracat uyumu hem de itibar açısından kritiktir.

 Yeşil dönüşüm için fon ve hibelere başvurma: Ulusal ve AB destekli birçok yeşil dönüşüm fonu mevcut. Bu fonlara başvurarak teknoloji yatırımlarınızı sürdürülebilir şekilde gerçekleştirebilirsiniz.

Bu tür adımları planlı ve şeffaf biçimde uygulayan şirketler, hem doğaya karşı sorumluluklarını yerine getirir hem de tüketicilerin ve yatırımcıların gözünde güven kazanır.

Yeşil Dönüşüm Ne Getirecek?

İş dünyası için yeşil dönüşüm, sadece riskleri azaltmak değil; yeni fırsatlar yaratmak anlamına da geliyor. Bu dönüşüm sürecini zamanında yöneten şirketler, hem bugünün hem de yarının kazananları olacak.

* Yeni pazarlara erişim: Avrupa Yeşil Mutabakatı ve SKDM gibi düzenlemeler, ihracat yapan firmalar için sürdürülebilir üretimi zorunlu kılıyor. Uyum sağlayan firmalar, rekabet avantajı elde ediyor.

* Maliyet tasarrufu ve verimlilik: Enerji verimliliği ve atık azaltımı, kısa vadede maliyetleri düşürürken, uzun vadede kaynak bağımlılığını azaltır.

* Yatırım ve finansmana erişim: Sürdürülebilirlik kriterlerine uyan şirketler, hem kamu desteklerine hem de özel sektör fonlarına daha kolay ulaşır. Yeşil tahviller, ESG puanları gibi sistemler şirketleri ödüllendiriyor.

* İtibar ve müşteri sadakati: Tüketiciler artık yalnızca ürün değil, değer satın alıyor. Çevreye ve topluma duyarlı şirketler, müşteri gözünde daha güvenilir ve tercih edilir hale geliyor.

* İnovasyon ve dönüşüm kültürü: Yeşil dönüşüm, sadece teknolojik değil aynı zamanda organizasyonel bir yenilenme sağlar. Çalışan katılımı artar, şirket kültürü gelişir.

Sürdürülebilirlik Kanıtla Güçlenir

"Çevreyi korumak için ne yaptıklarına dair bir kanıt sunamadıkları sürece onlara tam olarak inanmıyoruz."

Artık "niyet" yeterli değil. Veriye dayalı, ölçülebilir ve şeffaf adımlar atmalıyız. Sunulan projelerin değerini kanıtlayabildiğimiz ölçüde bu amaca gerçekten inandığımızı gösterebiliriz.

"İklim değişikliğini bir sorun değil, davranışlarımızı değiştirmek ve kurumları dönüştürmek için bir fırsat olarak görmeliyiz."

"Hiçbir şey dört dörtlük değildir. Ama en iyi noktadan başlayabiliriz." Taşın altına elini koy! Çevreye ve kente karşı sorumluluğumuzu üstlenme zamanı. Ve işte burada, RUMELİSİAD

gibi köklü yapılar kritik bir rol oynar: RUMELİSİAD taşın altına elini koymuş görünüyor.

Sürdürülebilirlik, sadece doğayı değil, insanı ve kurumu dönüştüren bir yolculuktur. Bu dönüşümde en önemli adım: Başlamak...

Yorumlar

Yazarın Diğer Yazıları

Tüm Yazılar